Akdeniz Belediye Başkanı Mustafa Gültak, Çamlıbel Su Sporları Merkezi ile ilgili vatandaşlara yanlış bilgiler veren Mersin Kent Konseyi’ni sert sözlerle eleştirdi.
Büyükşehir Belediye Meclisi Aralık Ayı Olağan Toplantısı’nda söz alan Akdeniz Belediye Başkanı Mustafa Gültak, bazı kişilerin külliyen yanlış bilgiler vererek projenin ve kentin gelişiminin önünü kesmeye çalıştıklarını belirtti. Başkan Gültak, “Kent Konseyi’nde çok ilginç şeyler oluyor. Böyle bir konseyde doğruyu bulmak zaten mümkün değildir. Konuşması gereken insanlar konuşturulmuyor. Toplantıya katılan Çamlıbel Dernek Başkanı ve Balıkçılar Barınağı’ndan arkadaşlar konuşturulmuyor. İYİ Partili olduğu ifade edilen bir hanımefendi yapılmak istenen çalışmayı savunuyor. Yapılmaya çalışılan projeyi savunduğu için o hanımefendiye buradan çok teşekkür ederim. Kent Konseyi kendi kendine çalmış oynamış gibi bir durum söz konusu olmuş. Orada verilen bilgilerin çoğu yanlış, hatta maalesef külliyen yanlış diyeyim. Belki ne demek istediğim o zaman daha iyi anlaşılır” dedi.
“BAZI KİŞİLER YANLIŞ BİLGİLERLE MİLLETİN KAFASINI KARIŞTIRIYOR”
Hafta sonu Çamlıbel’e giderek Çamlıbel esnafı ve vatandaşları ile bir araya geldiğini söyleyen Başkan Gültak, “Bundan 3-4 ay önce size ‘Hadi gidelim Çamlıbelli’lere soralım. Hodri Meydan’ demiştim ancak gelmediniz. Bu projeyi; Çamlıbel esnafı istiyor, oturan vatandaşlar istiyor, İstiklal Caddesi esnafı istiyor. Tabi bazen birileri çıkıyor, yanlış bilgilerle milletin kafasını karıştırıyorlar. Sonra biz gidip onlara gerçekleri anlatınca ‘Bize öyle söylemediler’ diyorlar. Bunlar siyasetin içinde olan şeyler, o kişiler işlerini yapıyorlar. Yapmak zorundalar. 0,20 yoğunlukla çarptığınız zaman 13 bin metrekare bir kapalı alan oluyor. Biz bu işin imarını hep birlikte yaptık, elimizdeki evraklarda bunlar yazıyor. Zaten bu alanın belli bir alanı Su Sporları Merkezi olmak zorunda. Evet şunu da söylüyorum biz ilk söylediğimizde marina söyledik ama baktık ki marina yapma şartları bu bölgede mümkün değil. İnsanların da böyle bir isteği olmayınca zaten ondan sonra kendi fikrimizi değiştirdik ve Su Sporları Merkezi haline getirdik. Dolayısıyla öyle söylendiği gibi; projede 38 bin, 60 bin, 70 bin metre kapalı alan yok. O kişiler külliyen yanlış bilgi veriyor” diye konuştu.
Su Sporları Merkezi Projesi’nin kıyı kenar çizgisi kanunlarına uygun bir şekilde hazırlandığını vurgulayan Akdeniz Belediye Başkanı M. Mustafa Gültak; “Çevre Bakanlığı bu imarı Su Sporları Merkezi olmak kaydıyla verdi. Yani siz oraya 3 metre, 5 metre, 10 metre, 600 metre bir kapalı alanda; bir havuz veya bir basketbol sahası yaparak Su Sporları Merkezi şartlarını yerine getiremezsiniz. Getirmediğiniz takdirde de oranın imarı geçersiz olur. Ayrıca; amatör balıkçıların Atatürk Parkı’na kaydırıldığı da külliyen yanlış bir bilgidir. Yaklaşık 330 balıkçımızın hakları korunuyor” ifadelerini kullandı.
BAŞKAN GÜLTAK’TAN, KENT KONSEYİ’NE TEPKİ
Kent Konseyi’ni eleştiren Başkan Gültak, “Böyle bir konseyde doğruyu bulmak zaten mümkün değildir. Konseyde moderatör taraf olduğunu söylüyor, konuşması gereken kişiler konuşturulmuyor. Otel yapılacak diyen kişiler hangi bilgi ve belgeye dayalı konuşmuştur anlamak mümkün değil. Bu projeyi Sayın Vahap Seçer’e sunduk, kimseden bir şey saklamadık. Sayın Seçe bize, ‘Atatürk Parkına girmeyin, parkın altına otopark yapın’ dedi. Bu bir karşı çıkmaydı. Anıtlar Kurulundan izin alınmadan Cumhuriyet Alanı’nda bir şey yapılamayacağını Büyükşehir’in daire başkanı da açıkladı. Başkan Seçer’in bunları proje olmasın diye söylediğini düşünüyorum. Projeye ne şehir plancıları ne mimarlar odası ne de STK’lar hiçbiri karşı çıkmıyor. Çıkan varsa gelsin konuşalım” dedi.
“İHALEDEN SONRA PROJEYİ ÇAMLIBEL VE İSTİKLAL CADDESİ ESNAFI İLE PAYLAŞACAĞIM”
Yaklaşık 330 tane amatör balıkçının korunacağını yineleyen Başkan Gültak şöyle devam etti: “Amatör balıkçılar korunacak ve bunların üstüne de 120 tane ekstra yatın girilmesi için yer yapılacak. Cumartesi gittiğimde yine aynı şeyi söylediler, açık deniz olduğundan dolayı limanın kapısından dalga geldiğinde bütün o ekmek arası balık satan büyük gemilerimiz sallanmakta ve birbirine çarpmaktadır. Geçen senelerde de bunlardan bir tanesinin battığını gördük. Millet bahçesine de onlara korunaklı yeni yerler yapıldı ve şu an 10-12 tane gemimiz var. Onlar da mağdur edilmeden o bölgeye nezih, temiz ve korunaklı bir alana taşınacaktır. Yani ne amatör balıkçılar ne ekmek arası balıkçılar olacak. Burada eş güdümlü olarak Karaduvar Limanı’nın kapasitesi arttırılmaktadır. Bakanlığımız tarafından oradaki yaklaşık 20 veya 30 civarındaki profesyonel balıkçılar da Karaduvar’a taşınarak bölgemizde profesyonel balıkçılık deyince akla sadece ve sadece Karaduvar’ın gelmesi de sağlanacaktır. Dolayısıyla buranın bir imarını Çevre Bakanlığı yaptı. Ulaştırma Bakanlığımız fizibilite raporlarını bitirdi. Cumhurbaşkanlığımızın Strateji Daire Başkanlığına gönderdi. Strateji Daire Başkanlığı uygun görür, ‘Yap İşlet Devret’ modeliyle buranın yapılmasına izin verirse, Ulaştırma Bakanlığımızla ‘Yap İşlet Devret’ modeliyle buranın ihalesine çıkacaktır. Bu ihale aşamasına çıktığında tabii ki projeler de çıkacak. O projeler çıktığında da ben bunları Çamlıbel ve İstiklal Caddesi esnafı ile paylaşacağım” şeklinde konuştu.
“BİNALARIN MANZARASININ KAPANACAĞI DA KÜLLİYEN YANLIŞ”
Projeye engel olarak Başkan Seçer’in geleceğe taş attığını dile getiren Başkan Gültak, “Merak etmeyin biz Çamlıbel’i ve memleketimizi çok seviyoruz. Burada imar konusunda kriterleri belirledik. Oraya yapılacak yapıların 7 buçuk metre yüksekliği geçme şansı da yok. Yani nereden çıkıyor bu oteller, katlı binalar. Binaların manzarasının kapanacağı da külliyen yanlış. Projeyi herkes istiyor. Lütfen benim konuşmadığım konularda bilgiler vermeyin. Yoksa ileride yalancı pozisyonuna düşersiniz. Çünkü ben ne ise onu söylüyorum. Projeyi kim istemiyor? Büyükşehir Belediye Başkanı ve Atatürkçü Düşünce Derneği istemiyor. Diyorlar Mersin istemiyor. Hadi hodri meydan. Buyurun gidelim, gezelim oradaki esnafla oturalım. Siz yanlış bilgiler veriyorsunuz. Büyükşehir Belediye Başkanlığının dava açmasına saygı duyuyoruz, sonuçta demokrasi ile yönetilen bir ülke dava açılabilir. Ama kendileri dışında ne hikmetse; ne Çamlıbel’den, ne bir STK’dan ne de başka kimseden bir dava açılmamış. Konuyla hiçbir alakası olmayan Atatürkçü Düşünce Derneği dava açıyor. Siz niye dava açıyorsunuz, onu anlamadım. Yani orada bir dernek binası olur, yıkılacak olur anlarız ama böyle bir şey de yok. Burada yalnız kaldılar. Türkiye’nin en uzun sahil şeritlerinden birine sahip olsak da bugüne kadar hiçbir belediye buraya su sporları merkezi yapmamış. İşte biz bunu yapıyoruz. Bu bir vizyondur. Birileri konuşur, biz yaparız. Bilgi kirliliği yapmayın. Bakın yüz yüze bakıyoruz. Siyaset gelir, geçer. Aynı şehirde yaşıyoruz, yan yana yürüyeceğiz. Yanlış bilgilerle kamuoyunu yanlış bilgilendirmeyin” diyerek sözlerini sonlandırdı.
|