Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu 2. Başkanı Dr. Yusuf Eryazğan, Covid 19 nedeni ile yaşamını yitiren sağlık çalışanlarının şehit sayılması gerektiği dile getirdi.
Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu 2. Başkanı Dr. Yusuf Eryazğan, Covid 19 nedeni ile yaşamını yitiren sağlık çalışanlarının şehit sayılması gerektiğini vurgulayarak “10 aydır yuvasına gitmeden, çocuğunun, eşinin, dostunun yüzünü görmeden, ana-babasını arayamadan çalışan, her gün Covid-19 ile mücadele eden, pandemide emekleriyle destan yazan ancak ne yazık ki hayatını bu virüs nedeniyle kaybeden sağlık çalışanlarının "Meslek Şehidi olmalarını istiyoruz" dedi.
Yüzyılda bir insanlığın başına gelebilecek bir salgın, Covid-19 salgını tüm dünyayı etkisi altına aldı. Sağlık çalışanları bir yandan bu virüs ile mücadele ederken bir yandan da haklarını arama savaşı ile yoruldu, moralleri bozuldu. Bir yandan kendi canlarını da korumaya çalışırken yaşamlarını yitirdiler.
Dr. Yusuf Eryazğan bu virüs nedeniyle hayatlarını kaybeden arkadaşlarına hak ettikleri meslek şehidi unvanının neden verilmediğini anlayamadıklarını söyledi. "Çanakkale geçilmez!’ diyerek yurt topraklarını savunurken şehit olanları, Kurtuluş Savaşı’nda kadını, genci, yaşlısı bir karış toprağına hayatını feda edenlerimizi, toprak bütünlüğümüze göz diken teröristleri şehirde-kırsalda yok eden silahlı kuvvetlerimizi, emniyet mensuplarımızı bağrımıza basıp şehit mertebesine yücelttik. Hiç birisinin kıymeti, değeri ölçülemez. Ancak sağlık çalışanlarının da bir savaşta olduğu artık kabul edilmelidir."
Dr. Eryazğan, 10 aydır evine gitmeden; çocuklarını, eşini-dostunu görmeden çalışan, ana-babasını arayacak zaman dahi bulamayan sağlık çalışanlarının her gün Covid-19 ile mücadele edip, temasta bulunduğunu söyledi. Dr. Eryazğan sözlerine şöyle devam etti.
"COVID19 hastalarının derdine koşan, filyasyona çıkıp kapı kapı dolaşan, polikliniklerde saç dökülmesi şikâyeti ile gelen belki de Covid + taşıyıcısını birebir muayene eden, Acil sezeryana aldığı gebesinin Covid + olup olmadığını bilmeden müdahale eden, ‘Kişisel mesafeyi koruyalım!’ sloganı kendisi için geçerli olmayan, çünkü hastasının tansiyonunu ölçüp, kan alıp, aşısını yapmak zorunda olan, yoğun bakımlarda yatan hastaların anası babası, evladı olan, bir yudum su vereni olan, tüm emeklere rağmen hayata tutunamayanların son nefesinde elini tutan, her gidenin ardından içten içe gözyaşı akıtan, kısacası pandemide emekleriyle destan yazan sağlık çalışanlarının “Meslek Şehidiö unvanı almaları neden kabul edilmiyor? Sağlıkçılar ölüyor farkında mısınız? Bu salgında Türkiye’de 301 sağlıkçı öldü ve turkuaz tabloda sadece sayı olan bu değerin 101’i doktor. Salgında hayatını kaybeden sağlıkçılar için illiyet, milliyet, zilliyet ve benzeri kavramlar aranmadan hemen 'Meslek Şehidi' unvan ve haklarının tanınmasını talep ediyoruz. Artık ciddi meselelere eğilinmesini, bir an önce CMUK’a dahil olan 'Sağlıkta Şiddet' yasasının çıkartılmasını istiyoruz."
|